Suriye'de 61 yıllık Baas rejiminin Aralık 2024'te devrilmesi, Orta Doğu'da önemli jeopolitik değişimlere yol açtı. Bu durum, özellikle İran'ın bölgedeki stratejileri ve "direniş ekseni" politikası üzerinde derin etkiler bıraktı.
İran'ın Suriye Politikası ve "Direniş Ekseni"
1979'daki İran İslam Devrimi'nden sonra, Tahran yönetimi Suriye'yi bölgedeki en önemli müttefiklerinden biri olarak gördü. İran'ın Lübnan'daki Hizbullah gibi gruplarla olan ilişkileri ve Akdeniz'e erişimi büyük ölçüde Suriye üzerinden sağlanıyordu. Bu nedenle, Suriye'nin stratejik konumu, İran'ın bölgedeki nüfuzunu artırmasında kritik bir rol oynadı.
Baas Rejiminin Düşüşü ve İran'ın Tepkisi
Baas rejiminin devrilmesiyle birlikte, İran yönetimi bu durumu Batılı güçlerin bir komplosu olarak nitelendirdi. İran lideri Ayetullah Ali Hamaney ve diğer yetkililer, yeni Suriye yönetimine karşı sert eleştirilerde bulundu. Özellikle, Tarsus ve Lazkiye bölgelerinde meydana gelen silahlı çatışmalar, İran'da rejim yanlısı kesimler tarafından memnuniyetle karşılandı ve bu olaylar üzerinden yoğun bir propaganda faaliyeti yürütüldü.
İran'ın Gelecekteki Stratejisi
Suriye'deki rejim değişikliği, İran'ın bölgedeki etkisini azaltırken, Tahran yönetimi yeni stratejiler geliştirme arayışına girdi. İran'ın, Suriye'deki yeni yönetimle ilişkilerini yeniden tanımlaması ve bölgedeki diğer aktörlerle dengeli politikalar izlemesi bekleniyor. Ayrıca, İran'ın iç politikada da bu gelişmelerin yansımaları olacağı ve bölgesel politikalarını gözden geçireceği öngörülüyor.
Sonuç
Baas rejiminin çöküşü, İran'ın Orta Doğu'daki stratejik hesaplarını yeniden değerlendirmesine neden oldu. Tahran yönetimi, Suriye'deki yeni dengeler ışığında bölgedeki politikalarını ve ittifaklarını yeniden şekillendirmek zorunda kalacak.
Bingunluk.com'dan en son gelişmeleri tak
ip etmeye devam edin!